Can Bayoglu - Ankara Muzisyenleri

Can Bayoğlu - Ankara Müzisyenleri

Benim için, Türkiye'ye döndüğümden beri açlığını çektiğim müzik tarzını yaşına rağmen en güzel icra edebilen müzisyendir "Can Bayoğlu". Bir gitarist olarak bunu diyebiliyor oluşumun değerini anlayabiliyor olmalısınız. Kıbrıs'ta Kayra Sururi'yi ve yine Ankara'da Deniz K. Kangal'ı izlediğimde aynı duygulara kapılmıştım. Bu insanlar müziği ülkemizde değerli kılacak insanlar ve bunun farkındalığında olmamızın ülkemiz sanatına hayli katkısı olacaktır. Bu sebeple Genç Gitarist Can Bayoğlu ile bir röportaj yaptık. Can'ın Ankara'daki ilk sahne deneyimlerini dinlerken heyecanına ortak olduk. İşte o sohbetimizden bir bölüm burada!

Benim Ankara’daki Blues grubu arayışımda ilk bulduğum grup Ashtray Band idi. Ardından Blues&Bones’u keşfettim ve bunları derhal dinlemeye gitmem gerek demiştim, canlı olarak daha önce Blues dinlememiştim. İlk Muddy Waters’da Blues&Bones’a gitmiştim ve Muddy Waters’a da ilk defa gidiyordum. Oradaki ses düzeni mükemmeldi ve babamla adeta o içimizi gümbürdeten ve zamanında bana babamın anlattığı Efes Blues Konserindeki gibi bir his ve heyecan vardı. Hayran kaldım gerçekten o sound’a. İlk kez orada Faruk hocayla tanıştım (Blues&Bones’un solisti) ve instagram’dan takipleştik. Daha sonraki hafta Ashtray Band Fat Boy’da çıkıyordu (sene 2019). 3-4 gün öncesinden gruba mesaj attım ve “Gitarımı getirsem izin verirseniz size eşlik etme imkanı bulur muyum?” diye sordum ve çok samimi bir şekilde kabul ettiler. O hafta heyecandan öldüm, ilk defa sahneye kendi gitarımla, Blues çalmak için çıkacaktım. Benim videolarımı incelemişler ve gelir gelmez çok samimi bir şekilde karşıladılar beni.

Daha sonra Pride and Joy ve Sweet Home Chicago’da Jam atarız dedik, beni çağırmalarını bekledim. Sahneye çıkana kadar çok heyecanlıydım ancak çıktığım anda bütün heyecan gitti ve sanki uzun senelerdir bu işi yapıyormuş gibi çok rahat hissettim. Tabiki bunun usta hocalarımın bana karşı tutumu ve samimiyetinden de kaynaklandığı şüphesiz! Çaldık ve daha sonrasında sonuna kadar dinledik, süper bir akşamdı! Program bittikten sonra her birine ayrıca teşekkür ettim bu güzel imkanı sundukları için. Benimle çok ilgilendiler ve bu gerçekten unutulmayacak bir şey! İlk sahne deneyimim bu şekildeydi.

Sonraki hafta Blues&Bones tekrar Muddy’de çıkıyordu ve onları bir daha dinlemeye gittik. Ara verdiklerinde Faruk hocam Ashtray Band ile videomu görmüş olsa gerek bana aniden “Seni sahneye çıkaracağız ikinci yarı, Pride and Joy.” dedi, beklemiyordum. İkinci yarı yine çıkana kadar elim ayağım titriyordu, heyecandan ölüyordum.

Yine çağırdıktan sonra orada Jo Jo (Özgür abi)’nun müthiş 65’ Custom Shop Stratı ile tanıştım, müthişti!! Pride and Joy’dan sonra Jo Jo abi bir kez daha çalmamı söyledi, ben de Texas Flood olur mu diye sordum. Faruk abi bana “Sen söyler misin?” dedi ben de “Söylerim ama siz söyleyin hocam.” dedikten sonra sahneyi bana bıraktı😄

Babam benden daha heyecanlıydı ve Texas Flood’u çaldık ve söyledim. İlk defa da köklü bir Blues parçasını çalıp söylemiş oldum Muddy’de. O akşam eve dönene kadarki mutluluğumu sizlere anlatamam, havalara uçtum!
İşte ilk sahne deneyimlerim bu şekilde başladı…